Pandemi periyodunda kanser hastaları virüse daha kolay yakalanma riski konusunda kaygılar taşıyor. Bilhassa kan, ilik ve lenf kanseri hastaları ile kök hücre nakli olan bireyler bu kümede kıymetli bir çoğunluğu oluşturuyor. Bağışıklık sistemini baskılayıcı ilaçlar hastayı enfeksiyonlara karşı daha savunmasız hale getirebiliyor lakin tedavi boyunca gerekli tedbirlerin alınması ve çeşitli ömür stili değişikliklerinin planlanması sayesinde bu süreci sağlıklı bir halde atlatmak mümkün olabiliyor. Memorial Sıhhat Kümesi Medstar Antalya Hastanesi Hematoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Mustafa Çetin, Covid-19 devrinde kan ve lenf kanseri hastalarının dikkat etmesi gerekenler hakkında bilgi verdi.
Tedavi gören ve ilik nakli olan şahıslar Covid-19’a karşı aşılanmalı
Son devirlerde yapılan bilimsel çalışmalarda Covid-19’a karşı geliştirilen aşıların inançlı ve tesirli oldukları görülmektedir. Aşı bedende antikor seviyelerini çıkararak hastalığa karşı gözetici tesir yapmaktadır. Bağışıklığı zayıflamış hastalarda aşının aktifliği daha az olabilmektedir. Fakat yeniden de kanser tedavisini bitiren ve ilik nakli ile uygunlaşan hastalara, aşının rastgele bir bileşenine karşı tepkisi yoksa Covid-19’a karşı aşı olmaları önerilmektedir.
Aşı olunsa da korunmaya devam edilmeli
Bağışıklığı baskılanmış kan ve lenf kanserli hastaları ve ilik nakli yapılmış şahısların aşılamaya karşılık olarak ne ölçüde bağışıklık geliştireceği konusu önümüzdeki günlerde daha da netlik kazanacaktır. Aşılanmış hastalar da kendilerini Covid-19’a maruz kalmaktan korumak için mevcut yönergeleri çok sıkı takip etmeye devam etmelidir. Bağışıklığı baskılanmış kanser ve ilik nakli hastalarının da öteki bireyler üzere maske, toplumsal ara ve hijyen kurallarına uyması gerekmektedir.
Tedavi ve takip süreçleri önemli
Pandemi sürecinde Covid- 19 tasası ile pek çok hasta tedavisini yarım bırakabilmekte ve planlanan tabip denetimlerine gitmekten kaçınabilmektedir. Bu durum hastalığın ilerlemesine neden olabilir ve hayati tehlikeye dahi yol açabilir. Takip ve tedaviler katiyetle aksatılmamalıdır. Ayrıyeten aşı olacak hastaların ilaç programında da çeşitli düzenlemeler yapılmaktadır. Hematoloji Onkoloji uzmanları; kemoterapi, immünoterapi, radyasyon tedavisi yahut ilik nakli dahil kanser tedavisi gören hastaların bu süreçlerinde daha evvelce de farklı aşı cinslerinde ağır bir tecrübesine sahiptir. Bağışıklığı direkt yahut dolaylı yoldan etkilediği bilinen kemoterapötik ilaçları kullanan yahut ilik nakli tedavisi alan hastalar için; aşının aktifliğini korumak ve bağışık cevabı desteklemek emeliyle hali hazırda uygulanan tedavi döngüleri ortasında uygun bekleme müddetlerinden sonra aşı yapılması üzere uygun bilinen klasik stratejiler hastanın kendi hekimleri tarafından yönetilebilir.
Kanser tedavisi gören hastalara teklifler;
- Kanser hastalarının yanlışsız maske kullanması son derece değerlidir. Günlük hayatta şayet mümkünse toplu taşıma kullanılmaması, şayet bu durum zaruriyse çift maske takılması önerilebilir.
- Sağlıklı beslenmeye bilhassa dikkat edilmesi gerekmektedir. Uzmanların önerdiği besinlerden istikrarlı bir formda, uygun ölçülerde tüketilmelidir.
- Sağlıklı bir uyku bağışıklık sistemini güçlendirir. Uyku nizamının bozulmamasına itina gösterilmelidir.
- Kapalı ve kalabalık ortamlarda bulunmaktan kaçınılmalı, mümkünse seyahat edilmemelidir.
- Aile bireyleri dahil kimse ile tedbir almadan temas edilmemeli, toplumsal aralığa konut ortamında da uyulmalıdır.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
